Mini Röportajlar Ekrem Bingöl --Röportaj: Özge Arpaguş

Fotograf: Fatih Ersem
Sevgili Ekrem, yüreğinden geçenleri çok merak ediyorum, kanser teşhisi nasıl konuldu? Ögrendiğinde ne hissettin?

Asında kendim almadım haberi, hayatımın en değerli varlıkları ailem öğrenmiş. Ağızlarında gevelediler, kötünün iyisiymiş tedaviye cevap veriyormuş dediler. Sadece güldüm. Ne farkederki… Sonunda yine kemoterapi var, yine saçım dökülecek.

Hastaneye gittim, kür tedavisi göreceksin dediler. Bu kür dediğiniz kemoterapimi dedim kimse cevap vermedi. En sonunda doktorumun düzenlediği tedavi cetvelini aldım doktorun elinden, o anda başımdan aşağı kaynar sular dökülmedi, bildiğin haşladı bedenimi.

Arka fonda yüreğimde çalan en sevdiğim müzik: Bendeniz’den ‘cumadan pazara’

Gerçekten de öyle oldu. İlacımı hep Cuma günü aldım ve Pazar gününe kadar kendime gelemedim. İçimden söyledim hep; cumadan pazara kaç gün var arada, DAYAN DEDİM...

Bu hastalık neleri değiştirdi hayatında? Olumlu ve olumsuz...
Hayatın çok kısa olduğunu öğrendim ve hiçbir şey için değer verdiklerini üzmemek gerektiğini. Onlar hayatta iken onlara doya doya sarılmayı...

Çok sulu gözlü oldum mesela. Belki de hastalıktan evvel kalbim taş kesilmişti de bundan sonra yavaş yavaş yumuşuyor gibiydi.

Hep olumlu düşündüm olumsuzluları hep saf dışı bıraktım. Günü birlik yaşamayı öğretti kısaca bana.


Çevrendekiler nasıl tepki verdi? Hem uzağındaki hem yakınındakiler?


Pek kimseye belli ettirmedim ama ne de olsa ister istemez duyuyor insan. İlk başta telefonları kapattırdım aileme, olumsuz hiç birşey konuşulmayacak dedim. Derdi çeken de benim tedaviyi görende. Ama tabi çok sevenim varmış onu öğrendim. Ne kadar saklamaya çalışsam da duyanların ilgisi beni çok mutlu etti.
 

Bu sürecin en buyuk zorlugu neydi senin için? Sana ne yardımcı oldu?

18 yaşındayım ve arkadaşlarımın tam gezip tozduğu zamanda ben evden çıkamayacaktım. En önemlisi de saçlarımı onlar gibi istediğim şekilde tarayamayıp kestiremeyecektim. Ama sonra gittim 3’e vurdurdum saçlarımı.



Çok büyük mucizelerle karşılaştım o zamanlar. Tek yardımcım tek gerçek olan Rabbim oldu ve sonra da ailem..

Hiç bir piskolok destek almadım. Kendi kendimin hem doktoru hem hastası oldum. En büyük desteğim ise gülüşüme gülerek cevap veren ailem oldu...

Hiç yorum yok: