Terapi olarak kanser tedavisi süresince yazmak --Çeviri: Pınar Söylemez

Kanser tedavimle birlikte yazma yolculuğum da devam etti. Yazmak, anlamama, sorunlarımı çözmeme, kabul etmeme ve kaderimle yüzleşmeme neden oldu. Ayrıca kanserin benim için ne anlama geldiğini aileme ve yakın arkadaşlarıma aktarmama yardımcı oldu.

Arkama baktığımda, yazma işlemim birkaç aşamada gelişti.


Blog güncellemeleri

Tedavimin ikinci ayında, bir kemoterapi arasında çok sıkıldığımda, haftalık emaillerimi bir bloğa aktardım. Öncelikle insanların arayarak bloğumu bulamayacağından emin oldum çünkü henüz hikayemi dünya ile paylaşmaya hazır değildim.


Haftalık güncelleme yaptığımda bilmelerine izin verdim fakat kısa bir süre sonra ilgilenen insanların yeni blog mesajlarını otomatik olarak görebilmek için abone olduklarını gözlemledim. Benim haftalık mesajlar medikal güncellemelerden çıkıp hangi kitabı okuduğum, hangi filmi izlediğim durumuna dönüştü. (Bir dizi arkadaşım okuyucu listemi kıskanmışlardı) Bir süre sonra, daha geniş insan kitlesine ulaşabilmek için bloğumu halka açtım: ‘kanserle yaşamak’ adıyla.

Derin yansımalar

Lenfomam bir sene sonra tekrarladığında, paylaşımlarım daha derin dramatik ve dürüst bir hale geldi. Özellikle, sağlık ekibimle, riskli bir allojenik kök hücre nakli ile tedavime devam edip etmeme kararım, dürüst ve açıkça tartışılan hem özel hem de kamusal bir sürece dönüştü.

 
Nakilin ertelenmesi, benim birkaç  yüz kelimeyle yaptığım haftalık güncellemelerimi yaklaşık 1000 kelimelik hale getirdi. Zaman zaman yüzyüze geldiğim durumları tartışıyorduk, diğer zamanlarda da bir kitabı veya beni ilgilendiren bir durumu. Zamanla benim kişisel yayınlarım, blog sayfamda yansıttığım tıbbi sorunlarım nedeniyle daha tıbbi bir hal aldı.


Bloğumu kitap haline getirmek
 

Bir akşam yazar arkadaşlarımla konuşurken, bloğumu derleyip bir kitap haline getirmeye karar verdim. Kolay (fakat zihin uyuşturucu yolu) kes ve yapıştır yapmaktı. Fakat, yolculuğumla ilgili daha tutarlı ve kapsamlı, kitap formatına uygun ilaveler yaparak düzenlemeler yaptım.
 

Kanser yolculuğumun tüm yönleri, tedavim esnasında, -tıbbi,duygusal, ve ilişkiler-öğrenerek ve yaşayarak  karakterize edilmişti. Yazım da farklı olmamalıydı.
Kanser ve diğer ciddi hastalıklar konusunda kelimeleri bir araya getirirken zorlanmanın doğal olduğunu düşünüyorum. Ancak,yazmaya başladığımızda, neden böyleyiz, bunu kim yazdı ve bu durumu ne kadar çok paylaşmak istiyoruz kısmını da düşünmeye başlıyoruz.

Yolculuk bir yerden başlamalı. Şunun bilincinde olmalıyız ki varış yerimiz belirsiz, rota değişikliklerinden zamanında haberdar olmalıyız.


Andrew Griffith, iki genç yetişkin çocuk babası Kanada’da yaşayan, mantle hücreli lenfoma hastasıdır. Bloğu ‘’Kanserle yaşamak’’ olarak yayınlanmıştır ve twitter’dan Twitter
@lymphomajourney’dan takip edilebilir.


Kaynak:



 

Hiç yorum yok: