İstatistikler, rakamlarla kafanızı karıştırmadan, bizzat
şahit olduğum çalışmaların sonucunu sizlerle arkadaşınız olarak paylaşmak
istiyorum.
Çernobil Reaktör Kazası sonrasında Ülkemizde yeterli Radyasyon ölçümleri
yapılmış mıdır?
Türkiye Atom Enerjisi Kurumunca (TAEK) gerek taşınabilir radyasyon ölçer
cihazlarla gerek laboratuarlarında kurulu detaylı analiz yapan cihazlarla,
onbinlerce sayım yapılmıştır.
Toprak, su, süt, et, canlı hayvan ve her tür gıda, gıda katkısı analiz
edilmiştir. Ayrıca çay, fındık, kekik, mantar gibi bazı ürünler özel programla
izlenmiştir. İhraç ve ithal tüm ürünler de buna dâhildir.
Türkiye’nin Çernobil’den en çok hangi bölgeleri etkilendi?
Radyoaktif madde taşıyan bulutların bıraktığı yağışlarla en çok Trakya ve
Karadeniz’in doğusu kirlenmeye maruz kalmıştır.
Bölge insanının dışarıdan veya solunum, gıda, cilde temas yoluyla maruz kaldığı radyasyon dozu ne kadardır?
Türkiye’de, Çernobil kazası nedeniyle kazadan en fazla etkilenen Doğu Karadeniz Bölgesinde, kırsalda yetişkinlerin yaşam boyu alacakları etkin doz değerinin ortalaması, 4.49 mSv olarak hesaplanmıştır. Bu değer, tek bir akciğer tomografisinden alınan dozun yarısı civarındadır.
Karadeniz Bölgesindeki Kanserlerin suçlusu Çernobil mi?
Bu sorununun cevabını verebilmek üzere Sağlık
Bakanlığınca 4 ayaklı Karadeniz Bölgesi
Kanser ve Kanser Risk Faktörleri Araştırması koordine edildi. Bunlar;
1-Kanser sıklığı çalışması
2-Hane halkı çalışması
3-Tiroid kanserlerinde moleküler genetik düzeyde çalışma
4- Karadeniz Bölgesi Kanser hastalarında ve hasta yakınlarında Sitogenetik
Tekniklerle Biyolojik Doz Çalışmasıdır.
Karadeniz Bölgesinde
Kanser Sıklığı diğer bölgelere göre fark göstermiş midir?
Bu çalışmada Hastane arşivlerinden son on yıla ait kanser verileri
taranmıştır. Elde edilen veriler karşılaştırıldığında
Karadeniz Bölgesinde kanser diğer bölgelerimizden farklı bir artış ve dağılım
göstermemektedir.
Rize ve Edirne illerinde kontrol bölgelere kıyasla kanser artışına rastlanmış mıdır?
19211 haneye ulaşılmış ve anket formları uygulanmış olup bu bölge ile
kontrol grubu olan Isparta arasında kanser görülme oranı bakımından bir fark
tespit edilmemiştir.
Tiroid Kanserlerinde
artışa rastlanmış mıdır?
Bu çalışma ile radyasyona bağlı Tiroit kanserleri incelenmiştir. Karadeniz
bölgesinde ve kontrol grubu olarak, İzmir ve Antalya illerindeki hastanelerden
geçmişe yönelik tüm tiroit patoloji parçaları moleküler düzeyde incelenmiştir.
Bu çalışma sonucunda da Karadeniz bölgesi ile kontrol bölgeleri arasında
anlamlı bir fark ortaya çıkmamıştır.
Bölge insanının kromozom hasarlarında radyasyon sonucu oluşan hasarlar var mıdır?
Karadeniz bölgesinden kanser tanısı almış hastaların ve sağlıklı üçer
yakının kan örnekleri alınarak 3 ayrı yöntemle analiz edilmiştir.
Elde edilen veriler ışığında son 2-3 yıl içinde tomografi gibi tıbbi olanlar dışında, kromozom hasarlarında radyasyona maruz kalınma etkisine rastlanmamıştır.
“Suçlu Çernobil mi?”
Başlıkta sorduğumuz bu sorunun cevabı “delil yokluğundan beraatine karar vermek” gibi görünüyor.
Yukarıda sözünü ettiğim çalışmaların birçok aşamasında aktif görev alan, gözleyen (Karadenizli) ve uzmanlığı radyasyonun sağlık üzerine etkisi olan bir bilim insanı olarak; Karadenizdeki kanser vakalarının Çernobil kaynaklı olduğunu söylemek mümkün görünmüyor.
Kanseri teşvik eden başta sigara olmak üzere, beslenme, çevre kirliliği gibi “kontrol edebileceğimiz” nedenlere odaklanmamızın çok daha önemli olduğunun altını bir kez daha çizmek istiyorum.
Sağlıkla, mutlulukla, sevgiyle kalın
Dr. Deniz ÖNER
Detaylı bilgi için www.taek.gov.tr adresinden Çernobil Serisi, Nisan 2006
http://kanser.gov.tr/index.php/daire-faaliyetleri/kanser-onleme-ve-epidemiyolojik-calismalar/130-cernobil.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder