Kanser Bulaşıcı mıdır? --Çeviri: Pınar Söylemez

Hayır kanser bulaşıcı değildir.

Sağlıklı bir insan kanser olan bir insandan kanser kapmaz.
Kanser seks, öpüşme, dokunma, yemekleri paylaşma veya aynı havada nefes almak yoluyla bir kişiden diğer kişiye bulaşmaz.

Bir insandaki kanser hücreleri, sağlıklı diğer bir insanın vücuduna geçerek yaşamaya devam etmezler. Sağlıklı bir insanın bağışıklık sistemi  başka bir insan vücudundan yabancı hücreleri algılar ve onları yok ederler.
Çok ender durumlarda, kanserli kişiden alınan organ naklinde, organın nakil edildiği kişide kanser oluşabilir. Bunun olabilmesine neden olan ana faktör organ nakli yapılan kişinin kullandığı ilaçların bağışıklık sistemini zayıflatmasıdır. Bu durumda bağışıklık sistemi karşı koyamaz ve nakil yapılan organdan etkilenir. Bunun önüne geçebilmek için organ donörleri bu yüzden titizlikle taranmaktadır.

Fakat mevcut çalışmalar göstermiştir ki, donör kanser hastası olmamasına rağmen, organ nakli olan kişilerin  organ nakli olamayan kişilere göre kanser olma oranı daha yaygındır. Bu aynı zamanda nakil uyuşmazlığını ortadan kaldırmak için kullanılan ilaçlardan da kaynaklanmaktadır. Bu ilaçlar bağışıklık sistemini zayıflatmakta,ve kanser ataklı hücrelere karşı direnmesini azaltmaktadır.
Bir kadın hamileliği esnasında kanser hastası ise,kanser fetüsü nadiren direkt etkilemektedir. Bazı kanser türleri anneden plasentaya geçebilir (anne ve fetus arasındaki bağlantıda bulunan kanserler) ama bir çok kanser türü fetusu etkilemez. Çok nadir olarak bir cins cilt kanseri olan melonama plesanta ve fetüste de gözlemlenmiştir.

Mikroplar bulaşıcı olabilir.

Biliyoruz ki mikroplar (özellikle bakteri ve virüsler)seks, öpüşme, dokunma, yemekleri paylaşma veya aynı havada nefes almak yoluyla bir kişiden diğer kişiye bulaşırlar. Bazıları havadan nefes almak yoluyla yayılırlar. Fakat kanserli bir kişi kanser olmayana göre mikroplardan etkilenir, çünkü tedavi sürecinde bağışıklık sisteminin zayıflaması nedeniyle enfeksiyonlarla kolayca mücadele edemeyebilirler.
Mikroplar kanser riskini etkileyebilir.
Mikroplar bazı kanser türlerinin oluşumunda etkin rol oynarlar.Bu da bazı yanlış düşünen kişilerin ‘’kansere yakalandı’’ demesine yol açar.

Virüsler

Bazı kanser formlarında insanların mevcut virüslerden etkilendiğini biliyoruz.Örneğin:
  • Bazı papilloma virüsleri (HPV)  rahim ağzı,vajina,vulva,penis ve anus kanserleriyle bağlantılıdır. HPV aynı zamanda ağız, boğaz,b aş ve boyun kanserleriyle de bağlantılıdır. Ama sigara,alkol ve diğer faktörler kanser riskini arttırır.
  • Epstein-Barr virus (EBV),burun,boğaz mide ve lenf bağlantılıdır.
  • Hepatit B ve hepatit C virüsleri akciğer kanseri riskini arttıran uzun süreli ciğer enfeksiyonlarıyla bağlantılıdır.
  • ‘’Kaposi sarcoma herpes virüsü’’diye de adlandırılan Tip 8 herpes virüsü ‘’Kaposi Sarcoma’’ kanseri ile bağlantılıdır ve bu virüs AIDS’e yaol açmaktadır.
  • Human T-lymphotropic virusu-1 (HTLV-1) bir çok lenfostik lösemi kanseriyle bağlantılıdır.

Bu virüsler kan ve seks yoluyla insandan insana geçebilir ama tek başına virüs enfeksiyonları kansere yol açmazlar.Güçsüz bağışıklık sistemi, diğer enfeksiyonlar, risk faktörleri (sigara kullanımı gibi) ve diğer sağlık problemleri kanserin oluşumuna zemin hazırlarlar.

Bakteriler

Bakteriler de kanser oluşturabilir. Helicobacter pylori midede bir çok kanser çeşidine yol açan en yaygın bilinen bakteridir. Bu bakterinin uzun süreli enfeksiyonu,mide iç çeperini bozarak,mide kanseri riskinin artmasına yol açar.

Parazitler
İnsan vücudu içinde yaşayan parazitler, bazı kanser türlerine yakalanma riskini arttırabilir. Parazitlerin neden olduğu kanser türlerine Amerika ve diğer gelişmiş ülkelerde nadiren rastlanmıştır ancak bunlar ağırlıklı mesane ve safra kesesi kanserleridir.

Kanser DNA değişiklikleri yüzünden oluşur.
Bir çok kanser türü  bulaşıcı elementler yüzünden oluşmaz.Kanser kişinin DNA’sında hücrelerde oluşan değişiklikler sebebiyle meydana gelir. Bu değişiklikler yaşam bounce genlerde oluşan farklılaşmaların sonucudur. Bazı değişiklikler dış etkenlere (güneşin zararları,sigaranın zararları) bağlı gelişirken, bazı değişikliklerin nedeni bilinmemektedir,DNA’da mtasyona uğrayarak direkt olarak kansere yol açan bazı virüsler de bilinmektedir. Bunun dışında da dolaylı yoldan çok uzun süreli iltihaplanmalar, bağışıklık sistemindeki zayıflıklar da kansere yol açar.

Bilimsel çalışmalar gösterir ki,kanser bulaşıcı hastalık davranışları göstermemektedir.

Eğer kanser bulaşıcı olsaydı,grip salgınları gibi kanser salgınlarının da olması gerekirdi.Bu durumda da kanser hastalarının ailelerinde ve yakınlarında kanser oranının yüksek olması beklenirdi.Bu durum böyle değildir.
Tabii ki kanser,kanser hastalarının yakınlarında veya ailelerinde de gözlenebilir ancak bu kanserin birirnden diğerine geçtiği anlamına gelmez.Bunun olmasının sebebi;
  • Aile üyeleri aynı genleri taşırlar.
  • Aile üyeleri aynı sağlıksız  yaşam koşullarına sahiptir(Beslenme,sigara alışkanlığı gibi)
  • Aile üyelerinin hepsi kansere neden olan dış etkiye maruz kalmış olabilirler.

Bu arada beslenme şekli ve yaşam stili gibi  çevresel ve kültürel faktörlerin kanser üzerindeki etkisinin olmadığını söylemek te imkansızdır.
Yine de,kanserin vücutta oluşum şekline bakıldığında insandan insana geçebileceğini söylemek mümkün değildir.
Kanser olan insanların etraflarında insanlar olmasına ihtiyaçları vardır.

Bugün bile, kanserli insanların aileleri, beraber çalıştığı kişiler,arkadaşları hastalığı duydukları zaman kişiden uzaklaşmaktadırlar. Bu yüzdendir ki kanserli kişiler yalnız ve izole olduklarını söylerler.
Kanserli kişilerden uzak durmayınız,onlardan kanser kapamazsınız. Onları ziyaret etmekten kaçınmayın,ziyaret edilmeye ve ilgilenilmeye ihtiyaçları var.

Hiç yorum yok: