Psiko-onkoloji Bölüm 2 - Zeynep Armay, PhD


Zeynep Armay, PhD
Klinik Psikolog, Psiko-onkolog
 Kanser hastalarında psikolojik tedavinin amaçları neler?

Hastalığın seyrinden tedaviye katılıma kadar bir çok alanda olumlu ve destekleyici etkileri vardır.

Bunlar:
·    Psikolojik bozuklukları ve sorunları düzeltmek ve azaltmak
·    Psikolojik acıyı azaltmak
·    Psikolojik ve sosyal uyumu sağlamak, yaşam kalitesini arttırmak
·   Kaygı, depresyon, felaketçi tepkiler ve diğer psikiyatrik semptomları düzeltmek
·    Mücadele ve yaşama güç ve dürtüsünü arttırıcı, kansere ruhsal-davranışsal uyumu güçlendirmek
·    Hastalıkta ve yaşamlarında kendi denetimlerinin olduğu duygusunu geliştirip arttırmak, aynı zamanda kanser tedavilerinde etken katılımı sağlamak
·    Kanserle ilişkili fiziksel ve psikolojik sorunlarla baş edebilmek, etken yöntemleri ve tutumları geliştirmek
·    Kızgınlık, öfke, suçluluk vs. gibi (örtülü) duygu ve tepkilerin serbestçe ifade edilmesini ve hastalıkla ilgili düşüncelerin anlatılmasını cesaretlendirmek,
·    Hasta ile aile ve sosyal etkileşim alanları arasındaki iletişimi güçlendirmek
·    Gelecekte ve varoluşla ilgili bilinmezlikte baş etme yolları incelemek.

Kanserli hastalarda psikiyatrik sorunlar nasıl ortaya çıkıyor? Kanser tedavisini nasıl etkiliyor?

Kanser tanısı olasılığı olan ya da teshis konulan hastalarda olumsuz duygu ve düşüncelerin gelişmesi neredeyse kaçınılmazdır. Kanser bir yıkım gibi algılanır ve en dramatik anlamıyla kişinin psikolojik dengesinde krize neden olur.

Kriz; sağlıklı yaşamdan, hastalık ve ölüm tehdidine uyuma uzanan bir süreçtir. Son yıllarda gelişen psiko-onkoloji alanlarında yapılan çalışmalar, kanserli hastalarda psikososyal ve psikiyatrik sorunların önemli boyutta görüldüğünü ve bunların hastaların tedaviye uyumu ile yaşam kalitelerini olumsuz etkilediğini göstermiştir.

Kanserdeki kriz 4 aşamalı bir süreç olarak tanımlamıştır:

1- Şok hali
2- Tepki aşaması
3- Direnme
4- Uyum

Kanser hastalarında ortaya çıkan psikiyatrik bozukluklara ilişkin araştırmalar, bu hastaların yaklaşık yüzde 50’sinde tanı, tedavi ve seyrin bir aşamasında  tedavi gerektirecek düzeyde sendrom görüldüğünü ortaya koyuyor.

Psikiyatrik açıdan bu tabloların sıklığı şöyle bir sıra izlemektedir; depresif mizaçlı uyum bozukluğu, majör depresyon, organik beyin sendromu, kişilik bozuklukları, anksiyete bozukluğu. Görüldüğü gibi depresif yelpazedeki hastalıklar en sıktır. Depresyon ve organik beyin sendromu, kanser hastalarında en yaygın psikiyatrik bozukluklardır.

Yazının devamını Bölüm 3'de okuyabilirsiniz.
Zeynep Armay, PhD
Klinik Psikolog-Psikoonkolog

 

Hiç yorum yok: