Akciğer Kanseri Olan Birine Söylenmeyecek 10 Şey --Çeviri: Selinay Erdeğer Bölüm 2


5.Söylemeyin: “Olumlu bir yaklaşıma sahip olmalısın.”

Olumlu yaklaşmak kötü bir şey değil: çalışmalar gösteriyor ki olumlu bakış açısı bağışıklık sistemine yardım ediyor ve vücudumuzdaki stres hormonlarını azaltıyor. Fakat pozitif olmanın gerekli olduğu zamanlar kadar ağlamaya da ihtiyacımız var.

Kanserle mücadele eden kişilere pozitif olmaları gerektiğini söylemek onların duygularını geçersiz kılar. Bu, sonuçta, susmalarına ve içe kapanmalarına sebep olur. Kanser hastası kişiye “çok güçlü” olduklarını söylemekte aynı etkiye sahiptir. Arkadaşınıza destek vermek istiyorsanız, onun kendini zayıf hissettiği alanları da kabul edin, duymaya açık olun ve korkularını ifade etmesine izin verin.

Şunu söyleyin: “Bazen kendini güçsüz hissettiğini biliyorum. Ağlamak için bir omuza ihtiyacın olursa senin için her zaman burada olacağım.”

6. Söylemeyin: “Yapman gereken________” (Siz seçin.)

  • Mikrobiyotik diyet yap.
  • İkinci bir görüş al.
  • Organik besin tüket.
  • Sıvı beslen.
  • Son çıkan bitkisel tedaviyi dene.
  • Meksika’ya git ve buğday çimi al.
  • Annemin onkoloğunu gör.

Bazı teklifler güzel olabilir, bazıları nötr, bazıları da tehlikeli olabilir. Bir arkadaşım bana, ameliyat olmamamı, kemoterapi almamamı ve bunun yerine her 2 saatte bir havuç suyu tüketmemi “tavsiye” etti. Tabiki onun bu teklifini görmezden geldim, anlamamız gereken tavsiyede bulunmak kanser hastası arkadaşımızın beklediği destek olmayabilir.

“Yapman gereken_____” ile başlayan bir şey söylemek üzereyseniz 2 kez düşünün. Arkadaşınız zaten bir çok araştırma yapmış ve seçenekler üzerinden geçmiştir. Benzer olarak, “komplo teorileri” paylaşmak yada kemoterapinin doktorların gelir sağlamak amacıyla kanser hastalarını hiçe sayarak yaptığı bir şey olduğuna dair yorumlar yapmak, yakın zamanda kanser teşhisi konmuş arkadaşınıza pek fazla destek vermeyecektir.

Şunu söyleyin:Çok iyi bir tıbbi ekip seçmişe benziyorsun. Ihtiyacın olursa başka seçenekleri araştırmak konusunda sana yardım etmekten mutluluk duyarım.”


7. Söylemeyin: “ Her şey iyi olacak.”

Gerçekten mi? Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?

Arkadaşınıza onun iyi olacağına emin oldunuzu söylemek, gerçek olmamasının yanı sıra arkadaşınızın tedaviyle ve gelecekle ilgili korkularını arttırabilir.

Şunu söyleyin: “Senin için burda olacağım.” Ve onun korkularını dinlemek için hazır olun.


8. Söylemeyin: “Tanrı Bunu Kullanacaktır.” Yada başka bir deyişle, “Her şeyin bir nedeni vardır.” 

Biri bunu bana ilk söylediğinde, alaycı cevabım, “Doğru. Tanrı beni kansersiz de kullanabilirdi.”

Güçlü bir inanca sahibim fakat Tanrı’nın başkalarına yardım edebilmemiz için bazılarımıza kanser hastalığını planlı olarak verdiğine inanmıyorum. Aynı şekilde, Tanrı’nın günahları olduğu  için yada “yeterli inanca sahip” olduğu ya da olmadığı için bazılarına kanser hastalığını verdiğine de inanmıyorum. Çoğumuz biliyoruz ki, güçlü inançları olanlar da kanser hastalığına yakalanıyorlar. Benzer olarak, mucizeler bazen hiç inanç sahibi olmayanlar için de gerçekleşebiliyor.

Şunu söyleyin:  “Senin için dua edebilir miyim?” ve eğer arkadaşınız evet derse, yapacağınıza emin olmasını sağlayın.


9.Söylemeyin: “Akciğer Kanseri Yerine Pembe Kurdelelerin Olduğu Meme Kanseri Olmayı Diler Miydin?”


Akciğer kanseri olan biriyle konuşunca bu değerlendirme doğru bir değerlendirme. Akciğer kanseri ile meme kanseri arasında, destek ve fon açısından bir dengesizlik vardır. Ancak bu durum üzerine yorum yapılmayacak kadar açık (ve yeterince acı verici) değil mi zaten?

Bir blogda yazdığım bir yorumdaki gibi bir başka “söylemeyin” ise “Akciğer Kanserinden Kurtulanlar Ayağa Kalkmalı ve Meme Kanserinden Kurtulanlar Gibi Fark Yaratmalıdır

Evet meme kanserinden kurtulanlar, farkındalığı arttırma konusunda harika bir iş çıkardılar. Ancak bunu yapabilmek için koşmanız yada yürümeniz, ve yine bunun için akciğerlere ve yaşamaya ihtiyacınız var. 5 yıllık genel kurtulma oranı meme kanserinde %90 civarındayken, bu oran akciğer kanserinde %15 tir.

Şunu söyleyin: “Ben hazırım ve bir akciğer kanseri savunucusu olarak yardım etmek için bu harekete katılmak istiyorum.”

10. Söylemeyin: Hiçbir şey.

Sessizlik, bir kanser hastası için en zor şey olabilir. Kanser hastasının en büyük korkularından biri yalnızlıktır—yalnız tedavi görmek, acıya yalnız dayanmak, yalnız ölmek yada yalnız hayatta kalma mücadelesi vermek. Bu hastalığı yaşayan birine söylenmemesi gereken şeyleri söylediğimi biliyorum ancak konu buna gelince, bir şeyler söylemek söylememekten daha iyidir. Kanser hastası kişiler genellikle daha az incelikli hareketleri affedicilerdir. Terkedilmişlik hissi ise bundan çok daha fazla acı vericidir.

Şunu söyleyin: “Ne diyeceğimi bilemiyorum.”

Son Düşünceler ve Genel Tavsiyeler

Akciğer kanseri bir kişiye söylenebilecek en kötü şey sessizlik olduğu için, insanları kazara yanlış bir şeyler söyledikleri paranoyası yaşamalarını istemiyorum. Kanser hastaları , arkadaşlarının bir şeyler söylemekte zorlandığını anlayacaklardır. Belirli yorumları ezberlemek yerine, bazı genellemeler yardımcı olabilir.

  • Az konuşun ve çok dinleyin.
  • Ucu açık sorular sorun ve arkadaşınızın konuşmayı yönlendirmesini sağlayın.
  • Bazı şeyleri onarma yada bir şeyler yapma ihtiyacı yerine, arkadaşınızın ihtiyacı olanın yalnızca sizing orda olmanız olduğunu hatırlayın.
  • Tavsiye vermekten kaçının.
  • Eleştiriden kaçının.
  • Abartıdan kaçının. Azımsamak yada felaketmiş gibi bahsetmek kanseri olan bir kişi için acı vericidir.

Ve hatırlayın. Iyi insanlara da kötü şeyler olabilir. Fakat bazen, o kötü şeyler yanınızda arkadaşlarınız olduğunda ve sizi üzecek şeyler söylemekten kaçınmak için çaba gösterdiklerinde ve bunları destekleyici cümlelerle değiştirdiklerinde, daha dayanılabilir hale gelebilmektedir.

Kaynak:














Hiç yorum yok: