Prof Haluk Onat |
Tıbbi Onkoloji Derneği internet sitesinden çok güzel
bir beslenme hakkında merak edilenler soru-cevap köşesi, herkes okumalı.
Prof Dr. Pınar Saip kanser ve beslenme konusunda en çok merak
edilenleri soruyor ve Prof Dr. Haluk Onat yanıtlıyor
Kanserden
korunmak için neler yemeliyiz?
Kanserden
korunmak için beslenme konusunda yapılması gerekenler aslında sağlıklı yaşam
için yapılması gerekenlerdir. Sağlıklı yaşayabilmek için yapılacaklara uyulursa
kanserden de korunulur. Bunun için başta kilo almamak, sağlıklı kilonuzu
sürdürebilmek için kalorisi düşük yiyecekler ve içecekler tercih edilmelidir,
özellikle yağlı yiyeceklerden uzak durulması gerekir. Günde en az 5 porsiyon
çeşitli renkte sebze ve meyve tüketilmelidir. Kırmızı et tüketimi
sınırlandırılır, işlenmiş et ürünleri (sucuk, salam, sosis vs)
tüketilmemelidir.
Prof. Pınar Saip |
Meyve ve sebzelerde bulunan hormon ve ilaç kalıntıları kansere yol açar
mı? Nasıl dikkat etmeliyiz?
Özellikle ilaç kalıntıları kanser gelişiminde rol oynayabilir, pratik
hayatta bunlardan uzak durabilmek çok zordur, bu gıdalardan ilaçların maalesef
yıkama ile veya kabuklarını ayıklama ile uzaklaşılması güçtür, ama bu yinede
kişilerin bu konuda bilinçli olmaları ve bu konuda dikkatli olmaları gerekir.
Kırmızı et tüketimi kansere yol açar mı? Sağlıklı bireyler ne oranda
kırmızı et tüketmeli?
Bazı kanserler örneğin kalın barsak kanserinde kırmızı et tüketimi fazla
olan toplumlarda daha yüksek oranda görülmektedir. Kırmızı et protein ve
demir bakımından önemli bir besindir, onun için tamamen bırakılmamalı, haftada
birkaç öğünde yenmelidir.
Kanserli hastalarımız tedavisi sırasında beslenme konusunda başlıca
nelere dikkat etmeli?
Tedavi sırasındaki beslenmenin aslında sağlıklı beslenmeden bir farkı
yoktur, ancak önemli protein ve demir kaynağı olmasından dolayı kırmızı et
tüketimi arttırılmalıdır. Mutlaka her gün bir öğünde alınmalıdır. Ayrıca
protein kaynağı olarak yumurta ve süt ürünleri de yenmelidir. Besleyici değeri
olmayan yüksek şeker ve yağ içeren yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Sebze
ve meyve tüketimine özen gösterilmeli ve işlenmiş tahıl ürünleri yerine
tam tahıl ürünleri tercih edilmeli . Ayrıca günde 2 lt civarında su içilmelidir.
Radyoterapi alırken beslenme konusunda hastaların özellikle dikkat
etmesi gerekenler nelerdir?
Radyoterapinin uygulandığı bölgeye göre beslenme önemi artabilir.
Bunların başında baş ve boyun bölgesi ve göğüs bölgesine uygulanan radyoterapiye
bağlı oluabilcek komplikasyonlar (ağız yarası, yutma güçlüğü, ağız kuruluğu
gibi) durumlarda katı gıda ile beslenme güçleşebilir, onun yerine yumuşak
gıdalar hatta sıvı şeklinde gıdalar tercih edilmeli, ayrıca asitli, baharatlı
gıdalardan uzak durulmalı, sıcak gıdalar yerine soğuk gıdalar tercih
edilmelidir. Karın bölgesine uygulanan radyoterapi bulantı, kusma ve ishale
neden olabilir, bu şikayetleri arttırmayacak gıdalar tercih edilmelidir.
Kemoterapi veya radyoterapi alırken bitkisel haplar kullanabir miyiz?
Zararları var mıdır?
Bu tedaviler uygulanırken bunlardan uzak durulamalıdır. Özellikle
ilaçlarla etkileşime girerek ilaçların etkilerini azaltabilirler ya da toksik
etkilerini arttırabilir.
Zencefil, çörek otu, ısırgan tohumu vb bitkilerden hangilerini hastalar
tedavileri sırasında kullanabilir? Ne oranda kullanmalı? Kullanılan ilaçlar ile
bitkiler etkileşir mi?
Bunların hiçbirinin kanıta dayanan bir yararı gösterilememiştir. Sadece
zencefilin ilaçlara bağlı bulantıyı azatlığı gösterilmiştir. Yukarıda söz
ettiğim gibi Özellikle ilaçlarla etkileşime girerek ilaçların etkilerini
azaltabilirler ya da toksik etkilerini arttırabilir.
Vitaminler sağlıklı bireylerin kansere yakalanmasını önler mi?
Kesin olarak böyle bir durum ispatlanmamıştır. Sadece D vitaminin bazı
kanserleri azaltabileceği düşünülmektedir. Diğer vitaminler ile ilgili herhangi
bir kanıt yoktur, hatta A vitaminin sigara içemlerde akciğer kanserini
arttırdığı kanıtlanmıştır. Hap olarak herhangi bir vitamin almanın hiçbir
gereği yoktur.
Kanser tedavisi sırasında özellikle C vitamini gibi antioksidan
özellikleri ön plan çıkarılan vitaminleri kullanılmalı mı?
Hiç gereken yok, vitaminler gıdalar ile alınmalıdır, ilaç olarak
herhangi bir vitaminin alınmasına gerek yoktur.
Kanserli hastalarda beyaz gıdaların (şeker, beyaz un, süt ve süt
ürünleri) kanserin büyümesine neden olduğu haberleri medyada sıklıkla yer
alıyor. Bunlar doğru mu?
Böyle bilimsel bir dayanak yoktur. Şeker ve şekerli gıdaların
besleyici değeri oldukça düşüktür, bunları yüksek oranda yemek doyum
sağlayabilir, besleyici değeri yüksek olan gıdalar yeterli oranda tüketilmesi
engellenebilir. Eğer tedavi sırasında kilo kaybı oluyorsa kilo almayı
sağlayabilmek için şeker gibi yüksek kalorili besinler faydalı olabilir. Ayrıca
tedavi sırasında süt ve süt ürünlerinin de yararı vardır. Bunun dışında şeker
ve sütün kanser hücresine olumsuz etkileri söz konusu değildir.
Meme kanserli hastalarda soya ürünlerinden kaçınılmalı mı? Her aldığımız
üründe soya olup olmadığına hastalarımız bakmalı mı?
Hormon bağımlı meme kanserinde düşük de olsa östrojen kapsayan soyadan
kaçınılması yararlı olabilir.
Kemoterapinin neden olduğu kan değerlerinde düşme ve savunma sisteminde
zayıflama gibi durumları önlemek için bazı alternatif ilaçlar veya besinler
(bal, pekmez, dalak, ciğer vs) fayda sağlar mı?
Bu saydığınız yiyeceklerin hiçbirinin bu konularda yararı
gösterilmemiştir, ama özellikle kırmızı et demir kaynağı olarak kırmızı
hücrelerin düşmesi durumunda yararı olur.
Kemoterapi veya radyoterapi sonrası ağızda oluşan yaralarda veya
ishallerde ne tür besinler tüketilmeli?
Ağız yaraları oluştuğunda katı gıda ile beslenme güçleşebilir,
onun yerine yumuşak gıdalar hatta sıvı şeklinde gıdalar tercih edilmeli, ayrıca
asitli, baharatlı gıdalardan uzak durulmalı, sıcak gıdalar yerine soğuk gıdalar
tercih edilmelidir. İshal olduğunda da özellikle sıvı kaybına dikkat edilmeli,
bol su, açık çay, meyve veya şeftali suyu içilmeli, öğün sıklığı arttırılarak
azar azar besin tüketilmeli, elma (kabuğu soyulmuş veya su halinde) ve muz gibi
pektin ve potasyum içeriği yüksek gıdalar alınmalı, ayrıca haşlanmış patates de
potasyum bakımından önemlidir, diğer taraftan tuzlu ayran, çorba ve kepeksiz
tuzlu krakerler yüksek sodyum değerleri bakımından önemlidir.
Kanserli hastalar hangi durumlarda ağızdan hazır yüksek kalorili
gıdalara geçmeli?
Mümkün olduğu kadar doğal gıdalar ile ve ağız yoluyla beslenmeye özen
gösterilmedir. Gerçekten kaşektik derecede bir beslenme sorunu varsa hazır
yüksek kalorili gıdalardan yaralanılabilir.
Kanserli hastalara zaman zaman damardan gıda uygulanması uygun olur mu?
Bunu çok kısıtlı yaralı olduğu durumlar vardır. Tedaviye bağlı
özellikle yüksek dozlarda uygulanan kemoterapi sırasında ağız veya barsak
yoluyla beslenme sorunu oluşmuş ise geçiçi bir süre uygulanabilir, bunun
dışında bir yararı olmadığı gibi hem birçok komplikasyonlara neden olabilir hem
de gereksiz bir maliyettir.
Kanserli hastaların son dönemlerinde (terminal dönemlerinde) ağızdan ve
damardan beslenememeleri hasta yakınlarını çok üzmekte. Bu gibi durumda
hastaları damardan beslemenin yaşamlarına katkısı olur mu?
Maalesef olmamaktadır, terminal dönemde bir hastanın beslenmesi en az
duruma indirilebilir, gereksiz gıda alımları ve hele damardan beslenmenin
hastaya hiçbir katkısı yoktur, hasta yakınlarını psikolojik
olarak tatmin etmekten başka yararı yoktur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder